Rotamız Doğu Karadeniz’e, Rotamız Yeşile, Rotamız Yaylalara Doğru!
Huzurlu, dingin bir hikâyeye başlamak; doğayı tanımak ve hissetmek için rotamız Doğu Karadeniz. Yaylalara doğru kıvrılan engebeli yollar, yeşilin kalbine inen-çıkan patikalar ve huzurun en yeşil haliyle karşı karşıya anlar… Burada yeşilin dozu her geçen dakika artar, rakım her kilometrede yükselir. Merhaba Karadeniz, merhaba doğa! Karadeniz kıyısındaki sınırı doğuda Sarp sınır kapısından başlar, batıda Rize-Trabzon il sınırında denize dökülen İyidere ağzı arasında sona erer. Karadeniz Bölgesi’nin en dağlık ve en fazla yağış alan bölümüdür. Neredeyse yılın büyük bölümü bulutlu geçer. Bulutlar, nem ve yağmur hep bölgenin üzerindedir. Yeşili ve toprağı daha fazla hissetmek için hepsi bir aradadır. Bununla birlikte bölgenin ulaşımı oldukça zordur; geçit vermeyen dağlar, dereler bizi kusursuzluğa götürür.

Kusursuzluğa Doğru Bir Yolculuk Fırtına’ya Hâkim “Zil Kale”
Çamlıhemşin’de, Fırtına Vadisi’ne hâkim bir noktadaki kalenin dağların arasında yükselen görüntüsü çok hoş. Asıl adı Zir’miş; “Aşağı Kale” anlamına geliyor. Ama zamanla bugünkü söylenişine dönüşmüş. Bulunduğu yer 1. derece sit alanı. Osmanlı döneminde de aktif olarak kullanılan kalenin içinde bir şapel bulunuyor.
İki Etkileyici Şelale “Bulut ve Palovit”
Şelaleler konusunda Türkiye’nin farklı yerlerinde birden fazla en çıkabilir; şaşırmayın. Çünkü ne kadar yüksekten döküldüğü, doğrudan mı kırımlı mı aktığı, debisi, genişliği gibi birçok şeye göre en kabul edilebilecek şelalelerimiz var. Onlardan ikisi Rize’de. 250 metreden üç kırımda dökülen Bulut Şelalesi, en yükseklerinden biri. 2 kilometrelik yürüyüş parkuru sonunda ulaşıyorsunuz. Yol düzgün ama sürekli yokuş çıkıyorsunuz. Sonuna kadar gitmeye değer mi? Kesinlikle! Palovit Şelalesi ise 15 metreden dökülüyor ama gürül gürül akıyor. Debisi en yüksek şelalelerden biri. Kaçkar Dağları Milli Parkı’nın içinde.
Konfor Alanınızdan Çıkın
Önce altını çizmemiz gereken bir şey var ki yaylaları görmek için biraz zahmeti göze almanız gerek. Zaten genel olarak Karadeniz’i hakkıyla keşfetmek için konfor alanınızdan çıkmak zorundasınız. Bazen kilometrelerce patikalarda yürümeniz bazen de yaylalara çıkmak için bol sallantılı ve virajlı yollardaki araba maceralarına hazır olmanız gerek. Yağmurun günün her saati sürprize hazır olmasını, internet ve telefonun zor çekmesini söylemiyoruz bile…Yayla turumuza başlayalım…


Hazindak Yaylası
1.967 rakımlı Hazindak Yaylası’na Hazindağ da deniyor.
Samistal Yaylası
2.800 rakımlı Samistal ise Doğu Karadeniz’in en yüksek yaylası kabul ediliyor. Bol sisli bir günde önce 3.029 rakıma kadar arabayla çıkıp oradan Samistal’e yürüdük. Eşsiz bir deneyimdi.
En Güzel Manzara Pokut’ta
Pokut, 2.032 rakımlı ve manzarası en güzel yaylalar arasında. Samistal ve Hazindak’a göre daha turistik ve popüler ama Ayder gibi yapılaşmaya ve tabela kirliliğine kurban vermemişiz!
Sal Yaylası
2.000 rakımlı Sal Yaylası da en beğenilenler arasında.
Yukarı Kavron Yaylası
Yukarı Kavron Yaylası diğerlerine göre daha kalabalık ama hoş bir havası var. Yaklaşık 2.300 rakımdaki yaylaya Yukarı Kavrun da deniyor.
Gito Yaylası, Rize
“Gito başın dumanlı / Bir kaydem var efkârlı / Haykırayım dağlara versinler nazlı yâri” diye başlayan türküdeki gibi bulutlarla arkadaş olacağınız yaylalardan biri 2.070 rakımdaki Gito. Türkiye’nin mini ”K2”sine tırmanalım.


Verçenik, Rize
3.711 m yüksekliğindeki Verçenik Dağı’nın eteklerinde çok sayıda buzul gölü, yemyeşil çayırlar ve çiçek tarlaları, göllerde oynaşan benekli alabalıklar pastoral görüntüyü tamamlıyor. Verçenik, Kaçkar Dağı’ndan sonra bölgedeki ikinci yüksek zirve olup, Türkiye’de bu alanda 8. sırada yer almaktadır. Günlük gezilerin kolay kolay yapılamayacağı bu mekanlar Türkiye’deki maceraperestlerin en meşhur mekanları arasında yer alır. Çadır ile bir kamp alanı oluşturup bu mekanlarda dilediğinizce kalabilmek şüphesiz keyifli olacaktır.
Sırada Göl, Vadi ve Dereler Var…
Fırtına Vadisi
Fırtına Vadisi yörenin en ünlü vadisidir. Doğa meraklıları, hele de doğa sporu tutkunları için Fırtına Vadisi bir efsanedir. Pek bilmeyenler için kısaca tanıtalım Fırtına Vadisini;
Rize’nin Çamlıhemşin ilçesinin sınırları içerisinde yer alan vadi, Fırtına Deresi’nin kollarının kapsadığı alanı işaret eder. Bu bölge hakkında söylenecek o kadar çok şey var ki aslında, anlatmakla bitmez, gidip görmek gerek. Eşsiz buzul gölleri ile karşılaşacağınız bölge, dünyanın en özel endemik bitki türlerine ev sahipliği yapıyor, pek çok araştırmaya konuk oluyor.
Kaçkarlarda buzulların eriyerek ortadan kalkması ile daire ve oval şekilli buzul göllerinin ortaya çıkması, pek de rastlamayacağınız eşsiz bir doğa olayına tanık olmanızı sağlıyor. Bunların en ünlü örnekleri olan Büyük Deniz Gölü, Avusor Gölü, Soroğ, Yıldızlı, Cermez, Kumlu ve Karagöl kesinlikle görmeniz gerekenlerden.
Fırtına Deresi, Rize
Doğu Karadeniz’de yer alan akarsularımızdan birisi olan Fırtına Deresi, Kaçkar Dağları’nın Karadeniz’e bakan yamaçlarındaki derelerin birleşmesi ile oluşmuştur. Rize Ardeşen’in yaklaşık 2 km batısında Karadeniz’e dökülen Fırtına Deresi, 57 km uzunluğundadır. Çay bahçeleri içerisinden geçen, üzerindeki kemer köprülerle süslü Fırtına Deresi, raftinge elverişli parkurlara sahiptir.

TÜRKİYE’NİN İLK BİYOSFER ALANI
En yükseklerinden biri. 2 kilometrelik yürüyüş parkuru sonunda ulaşıyorsunuz. Yol düzgün ama sürekli yokuş çıkıyorsunuz. Sonuna kadar gitmeye değer mi? Kesinlikle! Palovit Şelalesi ise 15 metreden dökülüyor ama gürül gürül akıyor. Debisi en yüksek şelalelerden biri. Kaçkar Dağları Milli Parkı’nın içinde.
Macahel / Artvin
Artvin’in Borçka ilçesine bağlı Macahel, Karçal Dağları eteklerinde yer alan bir vadi. Bölge, 1921’de Rusya-Türkiye arasında yapılan sınır anlaşmasıyla bugünkü halini almış. Anlaşma sonucunda vadide bulunan 18 köyün 12’si Gürcistan, 6’sı Türkiye sınırları içinde yer almış. Sınırlarımız içindeki 6 köyün ismi Camili (merkez köy diyebiliriz), Efeler, Kayalar, Uğur, Düzenli ve Maral’dır.
Bölge öyle kıymetli ki; 2006 yılında Unesco tarafından ‘Dünya Biyosfer Rezerv Alanı’ seçilmiş. Biyosfer alanı; “küresel öneme sahip doğal alanların korunması ve yöre halkının sürdürülebilir gelişimini sağlamak amacıyla UNESCO tarafından onaylanan alanlar” şeklinde açıklanabilir. Dünyada bu şekilde 621 rezerv alanı var. Ne mutlu bize ki bir tanesi de bizim topraklarımızda.

”Sakin Şehir” Şavşat /Artvin
İtalya’nın Milano kentinde, 21-23 Haziran 2015’te gerçekleştirilen Cittaslow Genel Kurulunda “sakin şehir” unvanı almasının ardından tanınırlığı artan ve doğal güzellikleriyle dikkati çeken Şavşat, özellikle sonbahardaki renk cümbüşüyle son yıllarda doğa ve fotoğraf tutkunlarının ilgi odağı oldu. Masal diyarlarını andıran tabiatı, gölleri, ahşap mimarisi, milli parkları, tarihi eserleri, yaylaları ve yaban hayatı çeşitliliğiyle ziyaretçilerine dört mevsim farklı güzellikler sunan “sakin şehir”, sonbaharda bitki örtüsündeki sarı, yeşil, kırmızı, turuncu ve kahverenginin tonlarıyla masalsı bir görünüme bürünüyor.
Borçka Karagöl, Artvin
Borçka-Camili karayolu üzerinde Borçka ilçesine 27 km. uzaklıktadır.1800’lü yıllarda bugünkü Klaskur yaylasının yakınında bulunan bir tepenin toprak kayması sonucu Klaskur deresinin önünü kapatması ile oluşmuş göllerdir. Zengin orman örtüsü ve flora çeşitliliği ile ilgi çekmekte olup kamp turizmi için Artvin’de tercih edilen sayılı yerlerdendir.